Sunday, January 14, 2007

"Nukleer Yasaya KARSI Yuruyus" Gazete Kadikoy'de - 14 Ocak 2007

Gazete Kadikoy'un 12 Ocak - 18 Ocak sayisinda "Nukleer Yasaya KARSI Yuruyus" hakkinda yazi yayinlandi.

Nukleer Yasaya KARSI Yuruyusum Devam Edecek...

Selamlar,
Ayşen Eren

http://nukleeryasay akarsiyuruyorum. blogspot. com/

GAZETE KADIKÖY – 12 Ocak – 18 Ocak 2007 Sayısı


Ayşen Eren’in tek başına protestosu İstanbul sokaklarında sürüyor

İstanbul sokaklarında adım adım yürüyerek bireysel bir eylem gerçekleştiren Ayşen Eren, “Nükleer Yasaya Karşı Yürüyorum. Nükleer Öldürür” yazılı pankartıyla Nükleer Yasa’ya karşı çıkıyor. Eren, “Nükleer; zengini, cipi, yatı, katı, her şeyi olanı da öldürür” diyor.

İstanbul sokaklarında “kar-kış” demeden Nükleer Yasa’ya karşı yürüyen eylemci bir kadın Ayşen Eren… Yüksek Endüstrü Mühendisi olan Eren, 12 yaşında bir kız çocuk annesi. Bir anne olarak tüm çocukların ve gelecek nesillerin hayatlarını kurtarmak; nükleer tehlikeye karşı dikkat çekmek için toplumsal amaçlı, ancak bireysel bir eylem gerçekleştiren Eren, 18 Kasım 2006 tarihinden beri yürüyor. Eren gerçekleştirdiği eylemle ilgili “Hava çok soğuk veya kapalı fark etmiyor sokaklarda adım adım yürüyerek sessiz eylemimi gerçekleştiriyorum. İnsanların yüzlerinde elimdeki mesajı görünce şaşkın bir ifade oluşuyor. Böyle eyleme alışkın değiller. Beni inceliyorlar, mesaji bir kere daha okuyup kendi kendilerine tekrarlıyorlar. Ancak ben Nükleer Yasa’ya karşı yürüyorum. Nükleer zengini, cipi, yatı, katı, her şeyi olanı da öldürür” diye konuşuyor.

“Nükleer Yasası öncelikle tüm toplumu, bugünü ve geleceği ilgilendiriyor. Çocuklarımıza, torunlarımıza, onların çocuklarına ve gelecek yüzlerce nesile radyasyon ile kirlenmiş toprak, su, hava ve bir ülke bırakmamak için Nükleer Yasa’ya karşı çıkıyorum. Türkiye’de herkes nükleer santralların kurulmasına “Hayır” demelidir. Pek yakında Nükleer Yasa Meclis’te görüşülecek. Bizler Meclis’te bizi temsil eden milletvekillerimize bu isteğimizi iletmeliyiz. Çünkü gelecekte radyoaktif olmamak için şimdi aktif olmalıyız”.

Ayşen Eren, Nükleer Yasa’ya karşı başlattığı eylemi Kadıköy’de de gerçekleştirdi. 2006 yılını geride bırakmadan önce son bir yürüyüş için Kadıköy Çarşı’yı seçtiğini belirten Eren, yürüyüş sırasında yaşadıklarını söyle anlatıyor:

“Yürüyüş sırasında genellikle sesiz kalmayı tercih ediyorum. İnsanlar yanıma yaklaşarak bazen fotoğraf çektirmek bazen de konuşmak istiyor. Zaman zaman da nükleer konusunda insanlarla uzun sohbetler edebiliyoruz.

Kadıköy Çarşı’da ilerlerken kuşları besleyen yaşlı bir bey gördüm. Karşıdan karşıya geçmek için beklerken yanıma yaklaştı. “Bu nedir? Neden yürüyorsunuz?” diye sordu. Nükleer Yasa’dan ve Türkiye’de kurulması planlanan 3 nükleer santralden bahsedince “Rusya’da yaşanan kazanın yarattığı hastalıklarla Karadeniz halkı yıllardır boğuşuyor. Hala akıllanmadılar.” Dolayısıyla yürüyüş esnasında meraklı ya da şaşkın bakışların yanı sıra birçok ilgili insanla da karşılaşıyorum.

Eren Greenpeace üyelerinden de destek alıyor. Arkadaşı Timur Danış’ la Greenpeace ’den Fatih Taşkıran ve Burak Türüt’le İstiklal Caddesi boyunca sohbet ederek Nükleer Yasa’ya karşı yürüdüklerinin altını çiziyor. “Yürüyüşüm 2007 yılında da devam edecek” diyen Eren, yasanın çıkması halinda Türkiye’yi ölümler, hastalıklar ve pis bir çevrenin bekleyeceğini söylüyor. Eren, nükleer enerji santrallarının kurulmasından İsveç ve Almanya’nın vazgeçtiğini, Türkiye’nin de ısrarcı olmaması gerektiğini ifade ediyor. Eren, “Nükleer Yasa çıkarsa 3 tane santral kurulacak. Nükleer atıkların ise toprağın altında gömüleceği belirtiliyor. Oysa küresel ısınma ve deprem gibi doğal afetler toprağın altındaki nükleer atıkları yerin üstüne çıkaracak.

Ortaya çıkan radyasyon insanlık için büyük tehlike yaratacak. Bu korkunç sonuçları yaşamamak için, yürüyüşüme yasa reddedilene kadar devam edeceğim” diyor.